Muğla

Ege Bölgesi’nin en güzel yerlerinden biri olan Datça Yarımadası, mavi ile yeşilin bütünleştiği birbirinden güzel koyları ile ilgi çekiyor. Mavi bayraklı plajları ve yemyeşil çam ormanları görenleri büyülüyor.

Kapsamlı Datça Gezi Rehberi: Datça Hakkında Bilinmesi Gereken Her Şey

Bugün balayı için durağımız ise Bodrum! Balayı tatilinde Bodrum'da villa kiralamayı tercih ederek ne kadar mutlu olursun, nasıl memnun kalırsın onu anlatmaya en temel bilgilerle başlayalım!

Balayınız için Farklı Bir Alternatif: Bodrum Balayı Villaları

Bodrum’da konaklama seçenekleriyle ilgili çok mavi ve çokça huzurlu bir alternatifle tanıştıralım: Bodrum’daki Havuzlu Villalar.

Bodrum’daki Havuzlu Villaları Sizin için Listeledik

Hem doğası hem de tarihi zenginlikleriyle bilinen Fethiye, bir tatil cenneti olarak ziyaretçilerine kucak açıyor. Eşsiz koyları, berrak denizi, kültür dolu antik kentleri ve daha pek çok harikasıyla muhteşem bir tatil deneyimi yaratıyor. Keşfedilecek birçok lokasyonun yer aldığı Fethiye, Muğla ilinin turistik açıdan gelişmiş ilçelerinden biri. Şimdi gelin Fethiye’ye gidip görmeniz gereken birbirinden göz alıcı konumları sıralayalım. Fethiye’deki bu güzellikleri keşfederken, 

 seçenekleriyle konforlu bir tatil yapabilirsiniz

Muhteşem bir coğrafya olan Fethiye, tatil için bu konumu seçenlere pek çok alternatif sunuyor. Doğal güzellikler ve antik hikayelerin yattığı bölgelerle Fethiye, dolu dolu bir tatil için ideal yerler arasında bulunuyor

Fethiye ilçesine bağlı bir mahalle olan Ölüdeniz, sunduğu muhteşem manzaralarla her göreni büyülüyor. Dünyanın en güzel kumsallarından biri olan Ölüdeniz, sakin ve dalgasız deniziyle biliniyor. İsmi de tam olarak bu özelliğinden geliyor. Ege Denizi’nin büyüleyici maviliklerini sunmasının yanı sıra arkasında Babadağ’ın yemyeşil doğasını görmeniz mümkün. Ölüdeniz, su altı kaynakları nedeniyle oluşan doğal sirkülasyon sonucu sürekli olarak kendini temizleyen bir yer. Blue Lagoon olarak da anılan Ölüdeniz, antik dönemlerde Likyalılarda “Işık ve Güneş Diyarı” olarak anılmış. Orta Çağ’da ise “Uzak Diyar” olarak isimlendirilmiş.

Ölüdeniz birçok etkinlik sunarak tatil deneyiminizi zenginleştirmenizi mümkün kılıyor. Ölüdeniz’de konaklama için 

 seçenekleri, deniz manzaralı, şık ve lüks özellikleriyle tatilcilerin tercih ettiği yerler arasında. Uzun ve ince kumlu sahili, onu denize girilebilecek en iyi konumlardan biri yapıyor. Burada yapılabilecek en popüler aktivitelerden biri yamaç paraşütü. İki kilometre yüksekliğinde olan Babadağ Dağı’nın eteklerinde, yamaç paraşütü yapmak eşsiz bir deneyim oluyor. Bu etkinlik ile Ölüdeniz’e kuş bakışı bakılabiliyor. Ölüdeniz bu yönüyle dünyanın önde gelen yamaç paraşütü konumlarından biri. İsterseniz yürüyüş ve tekne turlarına da katılabilirsiniz.

fethiye de gezilecek yerler listesi

Fethiye’nin Ölüdeniz beldesinin sınırlarında yer alan Kelebekler Vadisi, 1995 yılından beri birinci derece sit alanı olarak korunuyor. Yüzlerce kelebeğin yaşam alanı olan vadide Akdeniz deniz seviyesi kelebeklerinin hemen hemen her türü burada gözlemlenebiliyor. Yaklaşık 80 kelebek çeşidine ev sahipliği yapan vadi, dünyada çok nadir bulunan kelebeklerden adını alıyor. El değmemiş doğanın korunduğu ve hiçbir yapılaşma olmayan Kelebekler Vadisi aklınızdan çıkmayacak bir deneyim sunuyor.

Kelebekler Vadisi’nde bu çeşitliliğin olmasının nedeni vadideki dik yarık ve içindeki şelalenin ortaya çıkardığı nemli ortam ve bitki popülasyonu. Yerleşim yeri bulunmayan vadide kamp yapılabiliyor. Aynı zamanda fotoğraf safarileri, doğa yürüyüşleri, tüplü ve tüpsüz dalış gibi pek çok aktiviteye de müsait. Buraya ulaşmak için iki yol seçeneğiniz bulunuyor. Birincisi Ölüdeniz’den kalkan teknelere binmek, ikincisi Faralya Köyü’nden Likya Yolu’nun devamı olan bir patikadan inmek. Vadi içerisinde yer alan patikalardan şelaleye gideni takip ediyorsanız yolculuğunuz süresince birçok kelebek görmeye de hazır olun.

Fethiye’den Antalya’ya kadar uzanan bir yürüyüş rotası olan Likya Yolu, yaklaşık olarak 520 kilometre uzunluğuna sahip. Yürüyüş süresi ortalama 29 gün olan Likya Yolu, Antik Likya’nın kurulduğu Teke Yarımadası patikalarının bir bölümünün işaretlenerek harita haline getirilmesiyle ortaya çıkan ilk uzun mesafeli yürüyüş rotası olarak biliniyor. Antik Likya Yolu yolculuğunuz boyunca Demre, Adrasan, Ölüdeniz, Gelidonya, Kaş gibi pek çok turistik noktadan geçiyorsunuz. Tarihi kalıntılar ve eşsiz doğa manzaraları da yolculuk boyunca şahit olabileceğiniz güzellikler arasında.

Bölgenin en değerli tarihi hazinelerinden olan Tlos Antik Kenti, M.Ö. 14 yılında inşa edilmiş. Tlos kenti Hitit belgelerinde “Dlawa”, Likya yazıtlarında ise “Tlawa” isimleriyle kayda geçmiş. Burası, dağ eteklerine inşa edilen kaya evleri ve göz alıcı tapınaklardan oluşuyor. Yaklaşık beş yüz metre yüksekliğinde dik yamaçları ile doğal açıdan korunaklı bir yapıda. Akropol Tepesi’nin etrafı yer yer sur duvarlarıyla güçlendirilmiş. Tlos Kalesi’ne çıkarken yamaçta yer alan kayalara oyulan tapınak mezarlar oldukça ilgi çekici. Bu mezarlar arasında en görkemli olarak tanımlananı, kanatlı at Pegasus’un üç başlı canavar Chimera’yla savaşırken resmediliği “Bellerephontes” mezar anıtı.

Akropolün eteğinde oturma sıraları, hamam, kilise, tiyatro ve stadyum kalıntıları da bulunuyor. Kalenin altındaki düzlükte Likya duvarı kalıntıları var. Likya’nın spor kenti olarak anılan Tlos’un ayakta kalan en önemli yapılarından biri de tiyatrosu. Kent agorasının güneyinde de altı kemerli kapısı ayakta duran Roma dönemi surları var. Tlos, Hristiyanlık için de önemli bir merkez. Likya’nın önemli piskoposluk merkezlerinden olan Tlos’un dinsel kıymeti 12. yüzyıla kadar sürmüş.

fethiye de gezilecek yerler

Fethiye gezilecek yerler listesine mutlaka giren Kayaköy, tarihi ve eşsiz aurası ile muhteşem bir konum. Antik dönem ismi “Karmylassos” olarak biliniyor. Geçmişi M.Ö. 3 binlere kadar giden Kayaköy’deki yapıların tamamı Rumlar tarafından yapılmış. Rumların 18. yüzyılda Likya kalıntıları üzerine kurduğu köyün o dönemki adı “Levissi”ymiş. Batı Trakya’daki Türkler ile yapılan mübadele sonucu kentteki yapılar boşaltılmış.

Zamanla doğal etkenler sonucu tahrip olan kent, “Hayalet Şehir” görüntüsüne kavuşmuş. Kayaköy’de her biri yaklaşık 50 m² büyüklüğünde, manzara ve ışık açısından birbirinin önünü kapatmayan yaklaşık 350-400 adet ev var. Evlerin arasında çok sayıda şapel, iki büyük kilise, bir gümrük binası ve bir okul binası yer alıyor.

Kayaya oyularak yapılan Afkule Manastırı, M.S. 6. yüzyılda Hristiyan keşişlerin kendilerini inzivaya çekip ibadete adadıkları bir yer. Manastır, Rodos Adası’nın göründüğü eşsiz manzarasıyla öne çıkıyor. Manastıra ulaşmak oldukça zor olsa da doğa yürüyüşçüleri tarafından ilgi görüyor. Deniz seviyesinin 400 m yükseğinde olan Afkule Manastırı, endemik bitki türleri ve göz alıcı deniz manzaralarıyla Fethiye’nin ilgi çekici noktalarından.

1987 yılında keşfedilen Kabak Koyu, göz alan güzelliği ve çam ormanlarıyla biliniyor. Türkiye’nin en ünlü koylarından olan Kabak Koyu, 200 metrelik tertemiz bir kumsala sahip. İki tarafı sarp kayalıklarla çevrili olan koy, mavinin her tonunun görülebileceği muhteşem bir konum.

Gemiler Adası’nda dört kilise kalıntısı, mezarlar ve Orta Çağ yerleşim kalıntılarına rastlanmış. Bazı kalıntılar su altında da gözlemlenebilir halde. Adanın 5 ile 7. yüzyıllar arasında yerleşim aldığı, 7. yüzyıl Arap akınları sonrası ise terk edildiği düşünülüyor. Gemiler Adası, Orta Çağ’da Aziz Nikolaos Adası olarak bilinen bir yermiş. Ayrıca adadaki iki numaralı kilisenin apsis kısmında “HossiosNikolaos” yazısı bulunmuş. Buradan hareketle de Sion’da doğan ve yaşayan Aziz Nikolaos’a atfen inşa edildiği çıkarımı yapılmış.

Küçük ve Büyük Boncuklu Koyu şeklinde iki bölüme ayrılan Boncuklu Koyu, çam ormanlarıyla dolu bakir güzellikler arasında. Denizin muhteşem berraklığı yüzme tutkunlarının favorisi. Dileyenler tekne gezilerine de katılabiliyor.

Katrancı Koyu; okaliptüs, kızılçam ağaçları ve Kıbrıs akasyalarının bol bol bulunduğu bir yer. Nem oranı düşük ve ılık esintili bir iklime sahip olan koy, yeşil ve mavinin muhteşem birleşimini sunmasıyla da Fethiye’nin eşsiz doğal güzellikleri arasında ilgi çekiyor.

Fethiye’ye bağlı bir mahalle olan Göcek, turistik açıdan ziyaretçilerin uğrak yerleri arasında. Korunaklı koylara, adalara ve marinalara sahip olan Göcek; Fethiye Körfezi ile Kapıdağ Yarımadası’nın kıyıya ulaştığı konumda bulunuyor. Göcek’te uluslararası yat turizmi açısından kritik öneme sahip dört marina var. Ayrıca her yıl amatör tekne yarışları da gerçekleştiriliyor.

Faralya, Kabak Koyu ile Kelebekler Vadisi arasında kalan bölgenin ismi. Esasen “Uzunyurt” adını taşıyan Faralya, dile daha çok bu şekliyle yerleşmiş. Sakinlik isteyen ve kalabalıklarda yapamayanlar için ideal tatil yerlerinden. En dikkat çekici özelliklerinden biri de Faralya’nın yüksek kayalıklar üzerine konumlanmış olması. Burada gün batımının muhteşem güzelliğini keşfedebilmek büyük bir ayrıcalık.

Likyalıların en büyük altı kenti arasında bulunan Pınara Antik Kenti, günümüz demokratik sistem temellerinin atıldığı yer. Kent Likçe kitabelerde “Pinale” şeklinde okunuyor. Pınara Antik Kenti tahmini M.Ö. 340 yıllarında inşa ediliyor. M.Ö. 334 yılında ise Büyük İskender’in kuşatıp ele geçirdiği kent, Roma ve Bergama İmparatorluğu egemenliğinde uzun süre kalıyor. Likya Birliği meclisinde üç oy hakkı olan kent, manzaralarıyla da öne çıkıyor.

Burası tiyatro, agora, odeon, hamam, kaya mezarları ve iki akropolden oluşuyor. Yukarı akropolün sarp yamacında kayaya oyulan yüzlerce kaya mezarı var. Bunların büyük çoğunluğu ev şeklinde yapılmış. Ev tipli mezarlardan biri ante duvarı ve kabartmaları nedeniyle önem taşıyor. Bu kabartmada görülen surlarla çevrili kentin Pınara, mezarın ise bir prense ait olduğu düşünülüyor. Yüksek bir tepede konumlanan Pınara Antik Kenti, Babadağ’ın eşsiz manzarasını sunan antik tiyatroya sahip. Konumu ve planıyla Helenistik dönemin özelliklerini taşıyor.

Fethiye Merkez Gezilecek Yerler Nerelerdir?

Fethiye’nin merkezi, medeniyetlerin üst üste kurulduğu bir bölge olmasıyla kafe ve restoranlardan daha çok şey vadediyor.

Kökleri M.Ö. 3 bin yılına kadar uzanan Telmessos Antik Kenti, Fethiye bölgesindeki ilk yerleşim yerlerinden biri olarak biliniyor. İsmini Apollon’un oğlu “Telmessos”tan alan kent, kayalara oyulan tapınağı, mabetleri, yaşam odaları ile arkeoloji meraklılarının ilgisini topluyor. Telmessos Antik Kenti’nde yapılan kazılar sonucu buranın Likyalılar, Persler, Helenler, Romalılar ve Bizanslılar tarafından hakimiyet altına girdiği görülmüş. Zaman içerisinde depremler sonucu tahribata uğrayan antik kentin günümüzde kenti çevreleyen duvarlarda bulunan kaya mezarı ve antik tiyatrosu ayakta kalmış.

Amintas Kaya Mezarları dik kayalık yamaç üzerine oyularak yapılmış. Bunların üçü tapınak tipi, diğerleri sivil mimari örneklerinden. “Kral Mezarı” olarak bilinen mezar diğer ikisine göre sağlam kalmış, duvarının orta bölümündeki “Hermapias Oğlu Amintas” yazısı sebebiyle de Amintas Mezarı ismini almış.

Yapılış tarihi net olarak bilinmese de Rodos Şövalyeleri tarafından 15. yüzyılda onarıldığına inanılıyor. Fethiye Kalesi’nin Roma döneminde körfezin kontrol edilmesi için kullanıldığı düşünülüyor. Kalenin arka yüzünde Antik Lidya kaya mezarları, ön yüzünde ise kale duvarları var.

Fethiye Müzesi 1962 yılında açılan, M.Ö. 3 binlerden Osmanlı’ya dek uzanan pek çok tarihi eserin sergilendiği bir müze. Önemli eserler arasında Aramice, Likçe ve Grekçe dillerinde yazılmış olan Letoon’da 1973’te bulunan Stel var. Müzede lahitler, mozaikler, heykeller, altın ve gümüş sikkeler, yazıtlar gibi çok sayıda özel eser sergileniyor.

Fethiye’nin popüler gezi yerlerinden bir diğeri de Fethiye Aşıklar Tepesi. Çam ve meyve ağaçları arasında yapacağınız yürüyüş ile buraya ulaşabiliyorsunuz. Fethiye’nin müthiş manzarasını gözler önüne seren bu konumun çevresinde Likya mezarları da var. Fotoğraf çekmek, alışveriş yapmak, kafelere uğramak gibi pek çok aktivite yapılabiliyor.

Fethiye sahili boyu uzanan Fethiye Kordon, etkileyici Ege manzaraları sunmasıyla biliniyor. Kıyıya bağlı rengarenk balıkçı tekneleri, yürüyüş yolu, hediyelik eşya dükkanlarıyla Fethiye Kordon; güzel bir gün geçirebileceğiniz yerlerden.

Fethiye’ye gelmişken mutlaka uğramanız gereken yakın lokasyonlar da var. Bunlar:

Cennet Koyu tıpkı ismi gibi cenneti andıran muhteşem güzellikte bir yer. Denizin temizliği ve doğanın huzuru bu noktayı Muğla’nın en doğal yerleri arasında kılıyor. Cennet Koyu’nda birçok balık türüyle beraber yüzebiliyor, kamp alanlarında kamp yapabiliyor, tüplü/tüpsüz dalış turlarına katılabiliyor ve doğa yürüyüşlerine çıkabiliyorsunuz. Burası aynı zamanda Likya Yolu’nun da bir parçası.

Fethiye ve Göcek’ten günübirlik tekne turlarıyla ulaşabileceğiniz On İki Adalar’ın içinde; Hamam Koyu, Domuz Adası, Göcek Adası, Tersane Adası, Bedri Rahmi Koyu, Yavansu, Kurşunlu Koyu, Kızıl Ada, Yassıca Adalar, Hamam Koyu, Zeytin Adası, Göbün Koyu ve Boynuzbükü yer alıyor.

Fethiye hemen her mevsim ziyaret edilebiliyor. Ancak en kalabalık ve eğlence dozu yüksek sezonun, haziran ve eylül ayları arasında olduğu söylenebiliyor. Bu dönemlerde Fethiye son derece renkli ve hareketli oluyor. Eğer sakin bir tatil deneyimi geçirme arzunuz varsa ilkbahar ve sonbahar dönemleri daha uygun olabilir. Nisan ayından başlayarak ekime kadar Fethiye’de tatilinizi geçirebilirsiniz.

Muhteşem doğal güzellikler ve tarih kokan kalıntılar ile dolu Fethiye, tatil için uğrak ilçelerden biri. Eğer siz de hem güvenli hem konforlu bir 

 arıyorsanız TatildeKirala.com ile rezervasyonunuzu yaptırabilir, Fethiye’nin uçsuz bucaksız güzelliklerini keşfederek unutulmaz anılar yaratabilirsiniz.

Fethiye’nin doğa harikaları ve tarihi güzelliklerini keşfedin! En popüler gezilecek yerler listesi Tatildekirala’da sizi bekliyor.

Fethiye Gezilecek Yerler

Muğla’nın ilçeleri arasında özel bir yere sahip olan Fethiye, turizm açısından son derece gelişmiş bir yer. Türkiye’nin tatil için en güzel yerleri arasındaki Fethiye’de yapabileceğiniz pek çok aktivite var. Büyüleyici tarihi kalıntıları, el değmemiş güzellikleriyle huzur veren doğayı gezip görmek elbette Fethiye’ye gittiğinizde yapmanız gerekenler listesinde ilk sayılacaklardan. Ancak yepyeni deneyimler edinebileceğiniz muhteşem etkinliklere de Fethiye’de katılabilirsiniz.

Fethiye’nin birbirinden güzel koyları size yapacak pek çok etkinlik sunuyor.Tarih kokan antik şehirlerde geçmişin izlerini keşfedebilirsiniz. Masmavi denizde yüzme, çeşitli su altı sporları, koylarda teknelerle gezme gibi etkinlikler yapabilirsiniz. Bunların yanı sıra adrenalin dozu yüksek olan farklı aktiviteler de deneyimleyebilirsiniz. Fethiye'de tatilinizi daha konforlu hale getirmek için 

seçeneklerini değerlendirebilir, doğayla iç içe bir tatil yapabilirsiniz.

Fethiye Doğada İçinde Yapılacak Aktiviteler

Fethiye’nin mavi ile yeşilin buluştuğu bakir doğası, sizi muhteşem etkinliklere adeta çağırıyor. Fethiye’de yamaç paraşütü, şelale tırmanışı, trekking ve çok daha fazlasıyla keyifli vakitler geçirebilirsiniz. Konaklamanızı rahat bir şekilde yapabilmeniz için Fethiye’de 

seçenekleriyle doğanın içinde huzur dolu bir tatil geçirebilirsiniz.

Fethiye, kadim Likya Yolu’nun başladığı yer olmasıyla elbette doğa yürüyüşü için kusursuz rotalardan biri. Fethiye’den başlayıp Antalya’ya kadar uzayan Likya yolu, yaklaşık 520 km uzunluğunda. Burası Antik Likya’nın kurulduğu yer olan Teke Yarımadası’ndaki patikaların bir bölümünün işaretlenerek haritalanması sonucu oluşmuş. İlk uzun mesafeli yürüyüş rotası olarak da tarihte yer ediniyor. Likyalılar tarafından insan/hayvan ulaşımı, ticaret ve askeri amaçlarla kullanılmış. Günümüzdeki halini İngiliz tarihçi Kate Clow’un tasarladığı Likya Yolu’nda yolculuk boyunca muhteşem manzaraları izleyebiliyorsunuz. Likya döneminden mistik kalıntılar, koylar ve büyüleyici doğal güzellikleriyle Likya Yolu, trekking konusunda dünya genelinde önde geliyor.

Likya Yolu’nda doğa yürüyüşleri rotası, Muğla’nın Fethiye ilçesindeki Hisarönü’nden Antalya Konyaaltı’danki Geyikbayırı’na kadar gidiyor. Uzun mesafeli bu patika Fransız GR footpath sistemine göre işaretlenmiş. Kavşaklar sarı yön işaretleriyle belirtilmiş. Kırmızı çarpı işaretleri ise yürüyüşçülerin işaretli patikaya girmemesi gerektiğini ifade ediyor. Likya Yolu ayrıca bazı bölümleriyle dağ bisikleti sürmeye de uygun. Genellikle etap etap tamamlanan uzunca bir serüven vadediyor. Fethiye etabında ise Hisarönü-Faralya, Faralya-Kabak Koyu, Kabak Koyu-Alınca, Alınca-Yediburunlar bulunuyor.

Tatil için Fethiye’ye gidip yapabileceğiniz en güzel doğa aktivitelerinden biri, hiç şüphesiz yamaç paraşütü oluyor. Babadağ, sunduğu koşullar ile ünü Türkiye’yi de aşan ve dünyada en iyi yamaç paraşütü deneyimi sunan yerlerden biri. Yükseklik, rüzgar ve diğer faktörlerin uygunluğunun yanı sıra eşsiz manzara sunan Babadağ’da yamaç paraşütü yapmak bir ayrıcalık haline geliyor. Adrenalin dolu bu sporu Fethiye’nin büyüleyici manzarası eşliğinde yapmak isteyenler bu isteğini yılın belli periyotlarında gerçekleştirilebiliyor. Doğal güzelliklerin kuşbakışı izlenebilmesine olanak tanıyan yamaç paraşütü son derece keyifli bir aktivite.

Ekstrem spor severlere hitap eden bir diğer seçenek de microlight oluyor. Ölüdeniz’de microlight yani delta kanat deneyimini yaşayabiliyorsunuz. Microlight, rüzgar ve havanın durumuna göre farklı saatlerde yapılabiliyor. Ancak gün batımı saatlerinde yaparsınız müthiş manzaraları izleyebiliyorsunuz.

fethiye de yapılacaklar

Fethiye denilince akla gelen doğal güzelliklerden olan Kabak Koyu’nda şelale tırmanışı yapılıyor. Aladere Şelalesi’ne tırmanış, burayı ziyaret edenler arasında popüler aktivitelerden biri. Tırmanış esnasında ekstra bir ekipman ihtiyacı bulunmuyor. Şelaleye tırmanmak üzere iki farklı yoldan birini seçebiliyorsunuz. Kestirme yoldan giderseniz yaklaşık kırk beş dakika içerisinde şelaleye varabiliyorsunuz. Ancak bu yoldan geçmek, bir miktar kaya tırmanışını da gerektiriyor. Diğer yol ise Likya Yolu. Bu yol diğerine göre daha uzun olsa da biraz daha rahat bir yolculuk sunuyor. Şelaleye ulaştığınızda buz gibi suyun içinde ferahlayabiliyorsunuz.

Saklıkent Kanyonu konumu itibariyle Antalya-Muğla arasında bir sınır gibi. Büyüleyici güzelliğinin yanında, Fethiye yapılacak aktiviteler bakımından da oldukça zengin. 200 metreye ulaşan yüksekliği ve on sekiz kilometrelik uzunluğuyla Fethiye’nin özel yerleri arasında bulunuyor. Burası aynı zamanda Milli Park ilan edilerek koruma altına alınan bir yer. Saklıkent Kanyonu’nda şelalelere girip doğal güzellikleri yakından keşfetmek oldukça keyifli. Akarsuların yüzyıllardır neden olduğu aşındırmalar sonucu ortaya çıkan bu kanyonda doğa yürüyüşleri yapabiliyorsunuz. İçerisinde akan nehir, buz gibi olmasıyla çevreye de ferahlık yayıyor. Bu nedenle Fethiye bölgesinde yapılacaklar arasında Saklıkent Kanyonu’nda doğa yürüyüşü de bulunuyor.

Fethiye’de düzenlenen Jeep Safari turları Saklıkent Kanyonu, Gizlikent Şelalesi, Tlos Antik Kenti, Yakapark Doğal Yaşam Alanı gibi duraklara uğruyor.

Gizlikent Şelalesi, Saklıkent Kanyonu’nun oldukça yakınında. Muhteşem bir görüntüye sahip olan şelale, çok fazla ziyarete uğruyor. Gizlikent Şelalesi’ne gitmek, Fethiye tatilinizde mutlaka yapmanız gerekenlerden biri. Yaklaşık on beş dakika kadar merdivenlerden inerek şelaleye varabiliyorsunuz. Buraya vardığınızda mutlaka serin şelale sularının altına girmek istiyorsunuz. Bu nedenle Gizlikent Şelalesi’ne hazırlıklı gitmenizde fayda var.

fethiye yapılacaklar aktiviteler

Teknelerle Doğal Güzellikleri Keşfe Çıkın

Fethiye eşi benzeri olmayan koylarıyla muhteşem manzaralar sunan bir yer. Koylara ve adalara ulaşmak ve gezmek için tekneler kullanmak gerekiyor. Tekne turları sizlere Fethiye’nin eşsiz denizini ve manzarasını görebileceğiniz rotasyonlara ulaştırıyor. Tekne turlarıyla beraber Katrancı Koyu, Aksazlar Koyu, Kuleli Koyu, Kabak Koyu, Bedri Rahmi Koyu, Yassıcalar Koyu, Samanlık Koyu, Akvaryum Koyu, Turunç Pınarı Koyu’nu gezebiliyorsunuz. Ayrıca Tersane Adası, Kızıl Ada, Mavi Mağara, Rodos Adası, Gemile Adası, Düz Ada, Şövalye Adası gibi destinasyonlara da gidebiliyorsunuz.

Trekking sevenlerin favorileri arasında girmeye aday olan Kelebekler Vadisi, bakir doğasıyla adeta bir cennet. Fethiye dendiğinde akla gelen noktalardan biri olan Kelebekler Vadisi, herhangi bir yapılaşma barındırmayan yapısıyla birçok aktiviteye izin veriyor. Vadiye sadece teknelerle ulaşım var. Teknelerlee ulaştığınız Kelebekler Vadisi’nde trekking yapabileceğiniz yamaçlar bulunuyor. 80’den fazla kelebek türünün yuvası olan vadide kamp, doğa yürüyüşü, piknik gibi çeşitli etkinlikleri de gerçekleştirebiliyorsunuz.

Fethiye’ye gelmişken, merkezde görmeniz gereken yerler ve yapmanız gereken bazı etkinlikler var. Gelin bir göz atalım:

Paspatur ve çevresi, eski Fethiye’nin konumu olarak biliniyor. Paspatur’da eskilerden kalma restore edilmiş Fethiye evleriyle karşılaşmanız mümkün. Burası aynı zamanda sevdiklerinize hediyelik eşyalar alabilmeniz için de pek çok dükkana sahip. Kuyumcu, derici, halıcı, dokumacı, lokumcu ve daha pek çok dükkanın olduğu Paspatur Çarşısı; Fethiye’nin ruhunu anlamak için ideal yerlerden. Ayrıca Paspatur’da rengarenk şemsiyelerin olduğu Şemsiyeli Sokak da var. Renkli şemsiyelerle hatıra fotoğrafı çektirebilir, çarşıda gezebilir ve kafelerde serinletici içecekler içebilirsiniz.

Fethiye Kordon, Fethiye sahili boyunca uzanan muhteşem manzaralar sunan bir yer. Fethiye Kordon’da bol bol hediyelik eşya dükkanları, kafeler, restoranlar var. Ayrıca kıyıya bağlanmış renkli balıkçı tekneleri güzel görüntüler sunuyor. Fethiye Kordon’da köpeklerini gezdirenlere, balık tutanlara, piknik yapanlara sıkça rastlayabiliyorsunuz. Buradaki yürüyüş yolu, nefes almak için de ideal uğrak bir konum. Genellikle akşam vakitlerinde insan sayısı artan Fethiye Kordon’a sakinlemek ve rahatlamak için yürüyüş yapmaya uğrayabilirsiniz.

Fethiye Merkez’de mutlaka uğramanız gereken yerlerden biri de Balık Pazarı. Bir balık hali olan Balık Pazarı yine de sadece bu yönüyle kendini göstermiyor. Aynı zamanda akşam yemeklerinin yenebileceği güzel mekanlara sahip. Balık Pazarı’nda önüne çıkan balıkçı tezgahlarından dilediğiniz gibi balığınızı seçebilirsiniz. Sonrasında da pazar alanında bulunan restoranlara aldığınız balığı pişirterek sipariş verdiğiniz mezelerle tüketebilirsiniz. Mekanlar genellikle verdiğiniz sipariş ile beraber balık pişirme ücreti de alabiliyor. Fethiye’nin merkezinde gezip görmek istediğiniz yerleri gezip geceyi buradaki meyhanelerde tamamlayabiliyorsunuz.

Telmessos Antik Kenti’ni Gezin, Amintas Kaya Mezarları’nı Keşfedin

Fethiye medeniyetler beşiği niteliğinde bir bölge. Burada gezerken her an karşınıza mezarlar ve lahitler çıkabilir. Fethiye’nin simgelerinden biri olarak kabul edilen Amintas Kaya Mezarları, merkezden yaklaşık on beş dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Burası dik kayalık yamaç üzerine oyularak yapılmış çok sayıda kaya mezarını içeriyor. “Kral Mezarı” olarak bilinen mezar, diğerlerine kıyasla çok daha sağlam yapıda. Amintas’a vardıktan sonra tepeye çıkarak Telmessos Antik Kenti’ni gezebiliyorsunuz. M.Ö. 3. yüzyıla uzanan kökleriyle Telmessos Antik Kenti, Fethiye’nin ilk yerleşim yerlerinden biri olarak anılıyor. Telmessos Antik Kenti günümüzde tiyatrosu ve kaya mezarlarıyla varlık gösterse de geçmişinin ruhu orayı büyülü bir yer yapmaya yetiyor.

Fethiye muhteşem doğası, denizi ve akarsularıyla birçok aktiviteyi deneyimlemeniz için müthiş bir coğrafya. Su sporlarına ilgi duyanlar için birden çok alternatif sunuyor. Fethiye’de kano, sualtı dalışı, rafting, surf, jet-ski, su kayağı, ringo, banana, catamaran, parasailing gibi bir çok su sporu deneyimi yaşayabilmeniz mümkün. Fethiye su sporları için oldukça elverişli bir yapıda.

Fethiye, ekstrem su sporları ve dalış gibi aktivitelerin yapılabildiği oldukça zengin bir ilçe. Su altı dalışı için muhteşem bir konum olan Fethiye, uzun zamanlar aklınızdan çıkmayacak bir deneyim sunuyor. Fethiye’de su altı dalışının avantajları mevcut. Eğer Fethiye’ye gitmişken ekstrem sporlar deneyeyim bir de bunu su altında yapayım diyorsanız su altı dalışı kesinlikle muhteşem bir tercih oluyor. Su altı dalışı yapmak için herhangi bir deneyim kazanmış olmanız gerekmiyor. Bu sayede ilk defa deneyimlemek üzere su altı dalış etkinliğine katılabiliyorsunuz. Ancak tabii ki dalış alanında uzman olanlarla beraber bu etkinliği gerçekleştiriyorsunuz. Uzmanlarla beraber yapılması aynı zamanda kuşkuya yer bırakmadan rahatça katılmanızı sağlıyor.

Fethiye’de yapacağınız su altı dalışı, mutlaka yolunuz bu rotasyona düştüğünde bakmanız gereken aktiviteler arasında. Fethiye’de su altı dalışı yapmak istediğinizde bu hizmeti sağlayan bir şirket ile iletişime geçmeniz gerekiyor. Fethiye’de sahil yolu boyunca su altı dalış hizmeti sağlayan pek çok yer var. Siz de kendiniz için en uygun olanı belirleyerek unutulmaz anılarınızda yerini alacak su altı dalışını tecrübe edebilirsiniz.

Eşen Çayı, Muğla ile Antalya sınırını oluşturan akarsu olarak biliniyor. İlk olarak Akçay sonra da Saklıkent Kanyonu’nu oluşturan akarsu olan Karaçay ile birleşerek denize ulaşıyor. Eşen Çayı’nın antik ismi Xanthos olarak anılıyor. Fethiye’nin en önemli çaylarından biri olan Eşen aynı zamanda doğanın güzelliklerini de içerisinde barındırıyor. Saklıkent Kanyonu’ndan sonrasında burada kano ve rafting sporları yapabiliyorsunuz. Eğer ekstrem su sporlarından rafting ve kanoya ilgi duyuyorsanız, Eşen Çayı’nda bunu deneyimleyebilmek için şansınız var.

Hem kano hem de rafting yapabileceğiniz Eşen Çayı, su sporlarına ilgi duyanlara hitap eden ideal bir konum olarak biliniyor. Elbette bu aktiviteler sırasında size katılacak olan uzmanlarla beraber Fethiye’nin güzel akarsuyunda eğlenceli su sporlarını yapabiliyorsunuz.

Fethiye’de keyifli ve konforlu bir tatil yapmak için yerinizi önceden ayırtmanızda fayda var. TatildeKirala.com’dan kolayca 

 rezervasyonunuzu yaparak, evinizin rahatlığında bir tatil geçirebilirsiniz.

Fethiye’de keşfedilecek en iyi aktiviteler! Doğa, macera ve deniz keyfi için yapabileceklerinizi öğrenin. Tatildekirala ile keşfe çıkın!

Fethiye Bölgesinde Yapılacak Aktiviteler

Türkiye’nin yaz turizminde öne çıkan bölgelerinden Kaş, Antalya’nın en batısında yer alan ilçesi. Kültürel zenginliği ve turistik bölgeleriyle öne çıkan derin tarih kokan bu topraklar, etkileyici bir ambiyans sunuyor. Kaş, arkeolojik buluntularla kanıtlanmış birçok isme sahip. Habesos, Antiphellos, Andifli gibi adlarla anılan Kaş ve çevresinde yer alan pek çok antik yapı, yerleşkenin tarihi değerini artırıyor. Çevresinde İsinda, Istlada, Apollonia, Kyaenai antik kentlerinin yanı sıra isminin ne olduğu bilinmediği pek çok harabe de var. Peki, derin bir tarihi dehliz olan Kaş’ta gezebileceğiniz en iyi yerler neresi?

Kaş’ın merkezinde gezip görebileceğiniz pek çok lokasyon var. Kaş merkezde tarihi ve doğal güzellikleri bulabileceğiniz konumlar arasında Antiphellos Antik Kenti, Uzun Çarşı ve Kral Mezarı yer alıyor.

Antiphellos, esasen Kaş’ın üzerine kurulu olduğu kent. Likyalılar zamanında en önemli liman kentlerinden biriymiş. Zamanında Phellos Antik Kenti’nin limanı olarak kurulmuş olan Antiphellos, zamanla zengin bir kent haline gelip Phellos’tan ayrılmış. Likya dilinde adı Habesos (Habesa) olan kentin “Antiphellos” isminin anlamı “Phellos’un karşısındaki yer”miş. Antiphellos Antik Kenti’nden günümüze ulaşan kalıntılar, Kaş merkezinde dağınık bir şekilde bulunabiliyor. Yalnızca antik tiyatronun iyi düzeyde korunduğu söylenebiliyor.

Antiphellos Antik Tiyatrosu, denize doğru inşa edilen muhteşem bir konuma sahip. Bu özelliği onu aynı zamanda Anadolu’daki denize dönük tek tiyatro yapıyor. Helenistik Çağ yapıtı olan tiyatronun yapımında yerel kesme kireç taşları kullanılmış. Yaklaşık üç bin kişilik kapasitesi olan tiyatro, 2008 yılında restore edilerek gün batımı seyri için muhteşem noktalardan biri haline geliyor. Eğer Kaş’ta konaklama yapmak isterseniz, bu tarihi alanlara oldukça yakın bir konumda bulunan birçok 

kaş gezilecek yerler listesi

Uzun Çarşı son derece salaş olan takıcılar, tasarım ürünleri, hediyelik eşyalar, butikler, kafeler bulunan Kaş sokaklarını içeriyor. Arnavut kaldırımlara sahip bu yerden Kaş’a gelirseniz mutlaka geçmeniz gerek. Uzun Çarşı’da renklerin birbirine karıştığı küçük dükkanlar, incik boncukçular, restoranlar olduğu gibi tarihi değeri çok yüksek bir lahit de sizi karşılıyor: Kral Mezarı.

Uzun Çarşı Caddesi’nde bulunan Kral Mezarı, estetiği ve mimarisiyle ilgi çeken yönlere sahip. MÖ 4. yüzyıla tekabül eden lahit, Likya yazıtlı anıt mezar olarak biliniyor. Bu eser tek bloktan oluşuyor. Üzerinde sekiz satırlık bir Likçe kitabenin yer aldığı görünüyor. Ancak bu sekiz satırlık Likya dilindeki kitabe, günümüzde hala gizemini korumaya devam ediyor. “Lahitlerin En Görkemlisi” gibi isimlerle de anılan Kral Mezarı’nın kapak köşelerinde aslan başı motifleri yer alıyor. Lahit kapaklarının her iki tarafında bulunan aslan kabartmaları ilgi çekici bir yapıda.

Anıtın prizma şeklindeki sandukası, kaide üzerine yerleştirilmiş. Mezar kapağının kuzey batı cephesinde bacak bacak üstüne atan bir erkek ve kadın figürü mevcut. Güneydoğu cephesinde ise ayak duran uzun mantolu bir kadın figürünün işlemesi yer alıyor. Kapağın batı tarafı ise pencere formunda tasarlanmış.

Şehrin diğer kısmında yamaçta kayalara oyulan mezarlar da var. Cephede gösterilen işçilik ve yazıtlar, Likya kaya mezarlarının güzel kabul edilen örnekler arasına giriyor. Limanın çevresinde ve sur içinde bunlar dışında Likya tipi lahitlere ulaşmak mümkün. Liman girişi, pazar yeri, merkez gibi noktalarda sağlam kalan üç lahitten söz edilebiliyor. Ayrıca şehirde dağınık halde pek çok lahit kapağına da rastlanmış. Geçmişten günümüze ulaşabilen bu anıtlar, Likya’nın büyüleyici tarihine ışık tutan bir etki yaratıyor. Tarihi bir hazine rolu üstlenen Kral Mezarı ve lahitler, antik şehir turlarını seviyorsanız mutlaka gezip görmeniz gereken yerlerden biri.

Kaş’ın tam merkezinde yer almasa da mutlaka görmeniz gereken noktalar mevcut. Bunlar arasında tarihi derinliği ile Xanthos ve Patara, görenleri büyüleyen doğal güzellikler Uyuyan Dev ve Kalkan bulunuyor.

Xanthos Antik Kenti, Kaş’ın Kınık Köyü’nde yer alıyor. Xanthos Nehri (Eşen Çayı) kenarındaki ovaya hakim iki tepenin üzerine kurulan antik kent, ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Tepelerin birinde Eşen Çayı kenarından sarp bir kayalık biçiminde yükselen sur ile çevrili Likya Akropolü var. İkincisi ise kuzeyde daha geniş ve yüksek olan Roma Akropolü’dür. Xanthos adı Likya dilinde yazılan kitabelerde “Arnna” olarak geçmiş.

Xanthos Antik Kenti ile ilgili anlatılan ve yazılan hüzünlü bir hikaye var. MÖ 545-546 yılları arasında bu kent, Pers Kumandanı Harpagos tarafından kuşatılıyor. Xanthoslular kahramanca bir tutum sergileyip direnmelerine rağmen savaşta galip gelemeyeceklerini anlıyor. Bunun sonunda da kadın ve çocukları öldürüp şehri de ateşe veriyorlar. İnsan kalmayan ve harabeye dönmüş bu şehir Harpagos’a kalıyor. Kent MÖ 475-450 yıllarında da yangın felaketi ile başbaşa kalmış.

Xanthos Antik Kenti’nde gezebileceğiniz bölümler var. İki bölümden oluşan bu antik şehrin batısında tiyatro, doğusunda kent merkezi ve ana caddenin bulunduğu kısım mevcut. Batı tarafında görülen Batı Agora ve onun hemen arkasında antik tiyatro bulunuyor. Antik Dönem’de burası “12 Tanrılar Agorası” olarak anılıyormuş. Agoranın etrafı tiyatro, hamam, meclis binası gibi yapılarla çevrili. Agoranın kenarında “Yazıtlı Pilye” adı verilen yazıtlı bir dikme taş bulunuyor. Bu dikilitaş MÖ 5. yüzyılda Kral Kherei hatırasını taşıyor. On bir metre boyunda olan anıt mezarın üstünde aslan formundaki bir tahtta oturan prens heykeli yer alıyormuş.

Xanthos Antik Kenti’nin tiyatrosu MÖ 2. yüzyılda yapılmış ve 2.200 kişi kapasitesine sahip. Gladyatör ve vahşi hayvan dövüşlerinin yapıldığı bir yermiş. Harpy Anıtı ise tiyatronun batısında konumlanıyor. MÖ 5 yüzyılda ölen Kybernis’e ait olduğu tahmin edilen anıt, yüksek bir dikdörtgen kaideden ve tepede mezar odasından meydana geliyor. Bu anıtta kadın gövdeli ve kuşkanatlı yaratıklar olan aynı zamanda ölülerin ruhlarını gökyüzüne taşıdıklarına inanılan “Harpy” benzeri kabartmalar bulunuyor. Xanthos Antik Kenti’nin devamında yaklaşık 12 metre genişliğindeki Ana Cadde’yi, Bizans Bazilikası’nı ve Nekropol’u gezmeniz mümkün.

Antalya Kaş gezilecek yerler arasında Uyuyan Dev’i de mutlaka saymak gerek. Her ayrıntısında eşsiz bir güzellik yakalayabileceğiniz Uyuyan Dev’in isminin bir hikayesi var. Kaş’ın etrafında yer alan dağın uyuyan bir dev silüetine benzemesiyle bu adı almış. Uyuyan Dev’in aşk içeren bir öyküsü de bulunuyor. İnanışa göre bu dağda uyuyan dev, Kaş’ın koruyucusuymuş. Kaş ve Meis’in birbirlerini tutkuyla seven iki aşık olduğuna inanılırmış. Fakat gerçekleşen bir deprem, çifti birbirinden koparmış ve dev, sevgilisine kavuşacağı güne kadar uykuya dalmış. Denizlerin yükselip karaları yutacağı zaman devler uyanacak ve iki devin de bedeni sular altında kalacakmış. Böylece Meis ve Kaş uyanıp birbirlerine kavuşacakmış. Bu inanışa göre Kaş ve Meis’te bulunan iki sevgili, birbirlerine dönük bir şekilde yatıyor. Uyuyan Dev’in bu ve bunun gibi pek çok hikayesi, yerli halk ve turistler tarafından ilgi görüyor.

Patara Antik Kenti, Kaş ilçesinin bir mahallesi olan Gelemiş’te bulunuyor. Likya’nın en önemli ve  en eski şehirlerinden biri kabul ediliyor. MÖ 13. yüzyıl Hitit metinlerinde kentin adı “Patar” olarak geçiyor. Tarih süresince önemli bir kent olma özelliğini sürdüren kentin sikke ve yazıtlarında geçen adı Patara. MÖ 3. yüzyılda Ptolemaios egemenliğine giren Patara, Likya’nın öncü şehri oluyor. MÖ 2. yüzyılın başında Seleukos Krallığı yönetimine geçmesiyle “Likya’nın Başkenti” ünvanını taşımaya başlıyor.

Liman şehri olarak inşa edilen Helenistik Dönem’in başkenti, zamanla liman özelliğini kaybetmiş. 1988 yılında başlatılan kazılarla beraber ortaya tarihi kalıntılar çıkarılmış. Tiyatro, meclis binası, hamam, zafer takları, bulvar, deniz feneri, tahıl ambarı ortaya çıkmış. Deniz feneri aynı zamanda tarihin bulunan en eski deniz feneri olma niteliğinde. Patara Antik Kenti’nde bulunan meclis binası, Likya Birliği tarafından kullanılmış ve dünyanın ayakta kalan ilk meclis binası olarak biliniyor. Restore süreci sonra neredeyse eski haline getirilebilmiş bir yapı.

Patara Antik Kenti’nde yaklaşık iki bin yıl evvel Roma İmparatoru Neron tarafından iki deniz feneri yaptırıldığı söyleniyor. Ancak fenerlerin büyük tsunami sonucu yıkıldığı düşünülüyor. Kazı çalışmaları, Patara Deniz Feneri’nin parçalarının ortaya çıkmasıyla yirmi altı metrelik bir yapı olduğunu gösteriyor. Patara, 1905 yılında inşa edilen ilk Osmanlı Telsiz Telgraf İstasyonu’nu da barındırıyor. Patara ile ilgili değişik bir bilgi de Noel Baba hakkında. Saint Nicholas’ın (Aziz Nikolas) MÖ 4. yüzyılda Patara'da doğduğu söyleniyor. Bütün arkeolojik ve tarihsel değeri yüksek niteliklerinin yanı sıra Patara, Caretta-Carettaların milyonlarca yıldır yumurtaları bıraktığı ve yavruladıkları nadide sahillerden de biri.

Kaş’a bağlı turistik bir mahalle olan Kalkan, Yunan denizciler tarafından yaklaşık iki asır önce kuruluyor. Likya Uygarlığı’nın izlerini taşıyan Kalkan, Patara Plajı ve Kaputaş Plajını içerisinde barındırıyor. Buranın öne çıkan özelliklerden biri de son yıllarda Kalkan’a yerleşenlerin çoğunun İngiliz olması. Ayrıca buradaki turizmin de şekillenmesine neden oluyorlar. Temiz, korunmuş, düzenli bir yapıya sahip olan Kalkan doğal güzellikleriyle ilgi çeken bir Kaş beldesi.

Kaş’a gitmişken çevresindeki bazı güzellikleri de görmenizde fayda var. Kaş etrafında olup gezmeden dönmemeniz gereken yerlerin en önemlileri Saklıkent Kanyonu, Kekova Adası ve Kaleköy. Bu doğal ve tarihi güzellikleri keşfetmek için 

 seçenekleri ile konforlu bir konaklama imkanı bulabilir, gezinizin keyfini çıkarabilirsiniz.

Saklıkent Kanyonu’nun oluşumunun bir deprem sonucu olduğuna rivayet ediliyor. Yaklaşık olarak 14 km uzunlukta olan kanyon, kendine has güzelliğiyle ziyaretçileri büyülüyor. Saklıkent Kanyonu konumu itibarıyla Antalya-Muğla sınırını çiziyor. Göz alıcı şelaleler ve doğal yer şekillerini görmek için mükemmel bir nokta. Burada trekking ve rafting gibi etkinlikler yapabilmek de mümkün oluyor. Yapısı gereği rahat yürümek için mutlaka bir yürüyüş ayakkabısına ihtiyaç duyuluyor.

kaş ta gezilecek yerler

Kekova Adası, 4.5 kilometrekare yüzölçümüne sahip küçük ve kayalık bir ada. Tekneler ile ziyarete gidilen adada yerleşim yeri yok. Adada dalış ve yüzme gibi aktiviteler gerçekleştirilebiliyor. Tekneler yalnızca Tersane Koyu’na demir atıyor. Ziyaretçiler dilerse yüzerek tarihi kalıntılara yakından bir bakış atabiliyor. Adanın sadece bu tarafı yüzmeye izin veriyor. Tersane Koyu’nda Dolichiste kentine ait olan Helenistik bir kule, iki şapel, üç kilise ve liman kalıntıları ile karşılaşılıyor.

Koydan devam ettiğinizde antik çağlardan kalma Roma-Bizans Dönemi kalıntılarını görebilmeniz mümkün. Antik merdivenlere dikkat ederseniz bu yapılar arasında kara yolu ile hiçbir bağlantı olmadığını yani giriş çıkışların deniz yoluyla yapıldığı görüyorsunuz. Kalıntıların alt tarafının deprem nedeniyle su altında kalmasının da etkisiyle buraya Batık Kent adı veriliyor.

Likya Dönemi adı “Simena” olan Kaleköy’ün geçmişi, MÖ 4. yüzyıla dayanıyor. Kaleköy’e ulaşım sadece deniz yoluyla sağlandığı için bir ada izlenimi yaratsa da aslında bir yarımada üzerinde yer alıyor. Bölgenin büyük kısmı dalışa kapalı, bu nedenle kanoya binerek tam karşıdaki Batık Şehir’i keşfetmek mümkün oluyor. Liman çevresinde kara ve denizden çıkan Likya Dönemi anıt mezarlarını da görmeniz olası. Köy halkı antik kalıntılarla yıllardır bir arada yaşamaya alışkın.

Evler veya taş merdivenlerin yapısından antik dönemlerden kalma oldukları anlaşılabiliyor. Kaleköy’ün trafiğe kapalı olması, her yeri yürüyerek gidebileceğiniz anlamına geliyor. Kaleköy’ün tepe noktasında Simena Kalesi var. Taş merdivenleri kullanarak buraya çıkabiliyorsunuz. Sunduğu eşsiz manzarada sonsuzluğun bir simgesi gibi masmavi Akdeniz, etrafa saçılmış görünümüyle lahit mezarlar ile muhteşem görüntüler deneyimleyebiliyorsunuz.

Kaş’a Likya Yolu ve antik kentleri gezmek için nisan ayında gidilebiliyor. Nisan sonu itibarıyla Kaş’ta deniz sezonu açılıyor. Mayıs ayı, Kaş için oldukça sıcak bir ay. Kaş’ın yüksek sezonu ise haziran ile eylül arası. Küçük bir yer olması nedeniyle aşırı trafik ve benzeri olumsuzluklarla karşılaşmıyorsunuz. Genel olarak Kaş için en iyi ziyaret ayları mayıs-eylül-ekim denebiliyor. Ekim sonunun ardından birçok işletmenin kapattığını da aklınızda bulundurun.

Derin tarihi birikimi ve saymakla bitmeyen doğal güzellikleriyle ilgi çeken Kaş’a bir yolculuk mu planlıyorsunuz? TatildeKirala.com, en büyük 

 platformu olarak tatilde barınma sürecinizi kolaylaştırmak için hazır! Siz de Kaş’ta istek ve ihtiyaçlarınızı karşılayacak bir villa kiralama deneyimi için TatildeKirala’yı seçebilir, muhteşem tatilinizi ev rahatlığında geçirebilirsiniz.

Kaş Gezilecek Yerler

Kaş’ın eşsiz koylarını, tarihi noktalarını ve doğal güzelliklerini keşfedin! En güzel gezilecek yerler listesi Tatildekirala’da sizi bekliyor.

Kaş Gezilecek En Güzel Yerler

Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı olan ve Akdeniz’in en güzel tatil beldelerinden birisi olarak bilinen Kalkan, tarihi dokusu ve muhteşem doğası ile ziyaretçilerine benzersiz bir tatil deneyimi sunar. Kalkan gezilecek yerler ve yapılacak aktiviteler bakımından çok çeşitli bir beldedir. Dolayısıyla her yıl on binlerce turist tarafından ziyaret edilir. Kalkan'da konaklamak için, Kalkan 

seçeneklerini değerlendirebilirsiniz. Bu yazıda Kalkan’da gezilecek yerler ve Kalkan bölgesinde yapılacaklar ile ilgili tüm detayları öğreneceksiniz.

Benzersiz doğası ve tarihi dokusu ile bilinen Kalkan her yıl özellikle yaz dönemlerinde yoğun ziyaretçi alan beldelerden biri. Antalya Kalkan gezilecek yerler hakkında kısa bir liste hazırladık:

Kalkan’ın hemen merkezinde ya da merkezine son derece yakın bir yerde konumlanan ve turistik geziler için uygun olan pek çok yer var. Kalkan merkezde gezilecek yerler şu şekilde listelenebilir:

Merkezi güzelliklerinin yanı sıra çevresindeki doğal ve gezilecek yerlerle de ünlü olan Kalkan, ziyaretçilerin favori gezi noktaları arasında yer alır. Kalkan çevresinde gezilecek yerler şu şekilde sıralanabilir:

Akdeniz’in en önemli ve büyüleyici tatil beldelerinden biri olarak dikkat çeken Kalkan yılın her döneminde farklı güzellikler sunar. Kalkan’a ne zaman gidilmeli sorusunun cevabı hangi tatil türünün istendiğine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kalkan’da doğa yürüyüşleri, antik kent gezileri ve sakin tatil deneyimi yaşamak isteyen kişiler doğa keşfi için en güzel zamanlardan biri olan ilkbahar aylarını tercih edebilir. Bu dönemde hava sıcaklıkları genellikle 15 ile 25 derece arasında değişir. Deniz keyfi için ise Nisan ve Mayıs ayları tercih edilebilir. Fakat yine de su sıcaklığı serin olabilir. Sakinlik ve kalabalıktan uzak bir ortamda ruh dinlendirici tatil deneyimi isteyen kişiler için ise sonbahar mevsimi önerilir. Hava sıcaklıklarının 25 ile 30 derece aralığında olduğu bu dönem yaz aylarının devamı olarak bilinir.

Kalkan bölgesinin en hareketli ve canlı geçtiği dönemlerden biri olan yaz mevsimi sıcak tatil deneyimi yaşamak isteyen kişiler için ideal zamanlar arasında yer alır. Deniz, kum ve güneş tatili için yaz ayları benzersiz olanakları beraberinde getirir. Yaz aylarında Kalkan’ın hava sıcaklığı ortalama 30 ile 40 derece arasında şekillenir. Tatilde denizin serin sularının keyfini çıkarmak isterseniz büyüleyici koyları ve en çok ziyaret edilen plajları keşfedebilirsiniz. Ayrıca dalış sporu için de uygun imkanları sunan bölgede su altı keşifleri de yapabilirsiniz. Gece hayatı da yazın son derece hareketli geçen Kalkan’da canlı müzik mekanlarını, sahil restoranlarını deneyimleyebilirsiniz.  Eğer Kalkan'da daha özel ve huzurlu bir tatil deneyimi arıyorsanız, 

seçenekleri ile kendi özel alanınızı yaratabilir ve doğayla iç içe, daha kişisel bir tatil geçirebilirsiniz.

Kalkan’da Yapılacak Aktiviteler Nelerdir?

Akdeniz’in büyüleyici kıyılarında yer alan Kalkan sakin atmosferi ve tarihi dokusu ile bilinir. Kalkan yapılacaklar detayları ve güzellikleriyle şu şekilde açıklanabilir:

kaş bölgesinde yapılacaklar

Siz de hem huzurlu hem de doğa ile iç içe bir tatil deneyimi geçirmek için Kalkan’ı rotanıza ekleyebilirsiniz. Kalkan’da gezilecek yerler ve yapılacak aktiviteler için ise TatildeKirala.com’dan detaylı bilgi alabilirsiniz. TatildeKirala ile 

 rezervasyonunuzu yapın, benzersiz bir tatil deneyimine adım atın!

kaş gezilecek yerler

Kalkan’da keşfedilecek en güzel yerler ve aktiviteler! Doğa, tarih ve denizle iç içe bir tatil için gezi rehberimizi Tatildekirala’da keşfedin.

Kalkan Gezilecek Yerler ve Yapılacak Aktiviteler

Hala bakirliğini koruyan koyları, çiçek kokularıyla bezenen çarşıları ve adeta okyanusta yüzüyormuş hissi sunan denizi ile Kaş her daim popüler tatil rotalarından biri oluyor. Berrak sularının yanı sıra eşsiz tarihi dokusunu keşfederek Kaş tatilini keyifle geçirmek mümkün. Kaş’a gelirken hangi ulaşım yolunun tercih edileceği ve konaklama seçenekleri merak edilen konulardan biri. Havayolu ulaşımını seçen kişiler için Dalaman Havaalanı’ndan Kaş’a hizmet veren transfer araçları bulunuyor. Yaz sezonunda saat başı kalkan araçlar ile Kaş’a kolay bir şekilde ulaşmanız mümkün. Kaş, hem huzurlu hem de eğlenceli bir tatil arayanlar için çeşitli konaklama seçenekleri sunuyor. Hem deniz manzaralı hem de doğayla iç içe, rahat bir tatil geçirmek için 

 gibi seçenekler oldukça popüler. Bu sayede Kaş'ın eşsiz güzelliklerine her an hâkim olabilir ve konforlu bir tatil yapabilirsiniz. Kaş bölgesinde yapılacaklar da oldukça fazla. Bu nedenle en az bir haftalık gezi planı yapmanızda fayda var. Peki Kaş’ta hangi aktiviteler yapılır? Nereler gezilir? İşte denizden gökyüzüne uzanan güzellikleriyle Kaş’ta mutlaka yapılması gerekenler!

Kaş Bölgesinde Doğada Yapılacak Aktiviteler

Kaş Akdeniz Bölgesi’nin büyüleyici sahil şeridinde konumlanan ilçelerinden biri. Hem tarihi dokusu hem de doğal güzellikleriyle öne çıkan ilçe adeta cennetten bir köşe niteliğinde. Antalya'nın batısında yer alan şirin ilçe etkileyici denizi, muazzam manzaraları ve tarihi kalıntıları ile ziyaretçilerini daha ilk andan itibaren büyülemeyi başarıyor. Burada gezilecek yerlerin sayısı da son derece fazla. Üstelik rotaların her biri kendine özgü hikaye sahip. İlçenin bu denli turist çekmesinin sebeplerinden biri de antik kentlerin hikayeleri oluyor.

Kaş gezilecek yerlerin yanı sıra yapılacak aktivite bakımından oldukça zengin bir bölge. Burada sakin kalıp dinlenebileceğiniz yerlerden adrenalini zirvede yaşayacağınız rotalara kadar uzanan geniş bir yelpaze bulunuyor. Öyleyse Kaş Antalya bölgesinde yapılacaklar listesine birlikte göz atmaya ne dersiniz?

Kaş denildiği zaman ilk akla gelen noktalardan olan Kekova bölgesini mutlaka görmeniz gerek. Kekova-Üçağız ve Kaleköy’ü kapsayan tekne turları daha önce yaptığınız aktivitelere benzemeyecek türden. Kekova’yı görmek bir yana, bol bol yüzüp keyif yapmak istiyorsanız da bu turlar sizin için ideal. Bu yüzden Kaş’ta mutlaka yapılması gerekenler listenize Kekova bölgesini eklemeyi unutmamalısınız. Kekova bölgesi tarihi dokusu ve doğal güzellikleri ile uzun yıllardır hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmeyi başarıyor. Muazzam güzellikteki koylarının yanı sıra Kekova ve Aperlai batık şehri de bölgeye duyulan ilginin artmasında son derece önemli bir rol oynuyor. Kaş Kekova Tekne Turu deneyiminde bölgenin göz alıcı güzelliklere sahip muhteşem koylarında yüzerken bir taraftan da tarihi Simena Kaleköy’ü ve Batıkşehir’i keşfedebilirsiniz.

Kaş su sporları konusunda Türkiye’nin en zengin bölgelerinde biri. Dünya çapında dalış aktiviteleri yapılabilen en uygun bölgeler arasında yer alan ilçenin pek çok farklı noktasında su altı dalışlarınızı keyifle gerçekleştirmeniz mümkün. Bu deneyim sayesinde Akdeniz’in turkuaz mavisi sularının altındaki dünyayı yakından keşfederek unutulmaz anlar yaşayabilirsiniz. Bölgede toplamda 21 adet dalış aktivitesine uygun rota var. Aynı zamanda ilçe merkezinde dalışlara dair eğitim veren pek çok işletme de mevcut. Dalışların keyifle yapıldığı bölgelerden sayılan Kanyon sahip olduğu V şekli ile ziyaretçilerini suyun altında bambaşka dünyalara götürüyor. Akdeniz’de sıkça görülebilen fok balıkları nadir de olsa su altı dalışlarında size eşlik edebiliyor. Bunların yanı sıra bölgede balık çeşitliliğinin de son derece fazla olduğu biliniyor. Dalış sırasında mercan, karides ve daha pek çok deniz canlısına denk gelebilirsiniz.

Su savaşları çocukluk dönemlerinin en sevilen oyunlarının başında gelirdi. Kaş konumunda yapılacaklar arasında da sizi çocukluğunuza geri döndürecek muhteşem bir aktivite türü var.

Adrenalin ve eğlence dolu Jeep safari deneyimi ile çocukluğunuza dönebilirsiniz. Üstü açık şekilde tasarlanan jeeplerin içinde gün boyu su savaşlarının yapıldığı turlara katılarak gününüzü değerlendirmek şüphesiz en eğlenceli alternatiflerden biri oluyor. Tur programlarında genelde Kaş’ın en ünlü noktaları arasında bulunan Kaputaş Plajı, Patara Plajı, Gizlikent Şelalesi ve Saklıkent Kanyonu ziyaretleri de var. Hem doya doya eğlenmek hem sıcaktan bunaldığınız yaz günlerinde hiç terlemeden tam tersi bol bol serinleyerek vakit geçirmek isterseniz bu turları kaçırmamanız gerek.

Kaş’da yapılacaklar arasına yamaç paraşütünü eklememek mümkün değil. Bölgede yapılacak şüphesiz en keyifli aktivitelerin başında yamaç paraşütü geliyor. Yüksek yüksek dağların arasından adeta bir kuş gibi süzülürken diğer taraftan da eşsiz Kaş manzarasını izlemek kulağa çok iyi gelmiyor mu? Bu aktiviteyi deneyen hemen herkes adeta büyüleniyor. Türkiye’deki sayılı uçuş noktaları arasında yer alan Kaş’ta uçuşlar yaklaşık 600 metre yükseklikte bulunan Asas Dağı’nın tepesinden yapılıyor. Böylesine eşsiz bir aktiviteyi deneyerek hayatınızda unutulmaz anlar ekleyebilirsiniz. Genelde mayıs ile kasım ayları arasında yapılan yamaç paraşütü etkinliği ortalama 60 dakika kadar sürüyor. Kaş’ın göz alıcı güzelliklerini kuşbakışı şekilde izlemek hayatınızda yaşayacağınız en unutulmaz, eğlenceli ve heyecanlı anlarından biri olmaya aday!

antalya kaş yapılacaklar

Kaş Likya Yolu'nun hem dağ hem de deniz manzarası eşliğinde geçtiği en önemli noktalardan biri. Burada doğa yürüyüşleri yaparak Likya Yolu'nu yakından keşfetmeniz mümkün. Keşif sırasında muhteşem manzaralar eşliğinde akılda kalıcı anılar biriktirebilirsiniz. İlkbahar ve sonbahar ayları yürüyüş için en iyi zaman dilimleri arasında yer alıyor. Ortalama 555 kilometre uzunluğa sahip olan Likya Yolu trekking severlerin ilgi odağı halinde. Tamamını yürümek için günlük rotalar planlamanız tavsiye ediliyor. İdeal planlama için tur firmalarından destek alabilirsiniz. Kalabalık şekilde yapılan yürüyüşler aktiviteden alacağınız keyfi ikiye katlıyor. Rotada pek çok parkur bulunuyor. Bu nedenle etkinlik öncesinde parkurlar hakkında bilgi almanız öneriliyor. Böylece sorunsuz aynı zamanda keyifli deneyim yaşayabilirsiniz.

Kaş’ta yapılacaklar neler diye merak ediyorsanız koy gezintilerini de listenize eklemeniz gerek. Eşsiz güzelliğe sahip koyları keşfetmek için ilk önce bir tekneye ihtiyacınız var. Bunu da özel turlar aracılığıyla temin edebilirsiniz. Dilerseniz turlara katılıp dilerseniz de özel tekne kiralama hizmetlerinden yararlanarak koy keşiflerine çıkabilirsiniz. Kaş’tan yola çıkacağınız gezinti boyunca pek çok bakir koya ulaşmanız mümkün. Bu koyların her birinin kendine has hikayesi ve güzelliği bulunuyor. Bu nedenle bir tam gününüzü bu aktiviteye ayırmanız öneriliyor. Tekne turlarına katılarak keşfedebileceğiniz koylar kısaca şöyle:

Yaz aylarında yemekten en çok keyif alınan şey şüphesiz dondurma! Büyük küçük herkes bu lezzetin her türlüsüne adeta bayılıyor. Bu eşsiz lezzetin bir de Kaş’a özgü halini denemeden dönüş yapmamanız gerekiyor. Çünkü daha önce böylesini tatmış olmanız mümkün değil. Keçi sütünden yapılan yanık dondurma tarifinde süt pişirilirken özellikle dibi tutturuluyor. Pişirme esnasında bilerek yakılması kendine özel karamelize tat bırakıyor. Kaleköy yanık dondurması olarak nam salan lezzeti denemeden tatilinizi sonlandırmamız öneriliyor. Kaş yeme içme denildiği zaman bölgedeki meşhur lezzetler arasında tava dondurma da öne çıkıyor. Tava dondurma ise zevkinize göre seçtiğiniz malzemelerin tavada hızlı bir şekilde dondurulmasıyla yapılıyor. Kaş’ta gezerken pek çok yerde bu lezzetleri görmeniz mümkün.

Kaş yaz sezonunda hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak noktaları arasında. Haliyle bu dönemlerde bölgede gece hayatı da son derece hareketli. Sakin ve huzurlu atmosfere sahip mekanlarda kafa dinlemeniz mümkün. Bölgenin renkli gece yaşamında yüksek sesle müzik dinleyebileceğiniz ve doyasıya dans edebileceğiniz pek çok mekan da mevcut. Her zevke hitap eden çok sayıda mekana ev sahipliği yapan Kaş’ta doya doya eğlenip sabahın ilk ışıklarına kadar keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Antalya Kaş yapılacaklar arasında antik kent gezilerini de değerlendirebilirsiniz. Hem Kaş hem de Kalkan bölgelerinde bulunan Antiphellos Antik Tiyatrosu, Patara Antik Kenti ve Xanthos Antik Kentleri görülmeyi hakediyor. Tatil yapmanın yanı sıra kültürel ve tarihi mirasları yakından tanımak için antik kent gezilerine katılabilirsiniz. Buralarda çekeceğiniz her fotoğraf yıllar sonrası için hoş bir anı olarak kalabilir.

Caretta Caretta olarak bilinen deniz kaplumbağalarının yumurtlama alanı olarak bilinen Patara Plajı'nda denize girerek eşsiz bir deneyime imza atabilirsiniz. Türkiye'nin en uzun kumsalı olan Patara Plajı altın sarısı kumları ile ziyaretçilerine dinginlik vadediyor. Plajda gün boyunca denize girip serinlemeniz mümkün. Dilerseniz plajda güneşleyerek bütün senenin yorgunluğunu da atabilirsiniz. Denizi çoğu zaman dalgalı olan Patara Plajı’na sabahın erken saatlerinde giderek suyun keyfini daha iyi çıkarabilirsiniz.

Kaş’ta yapılacak aktivitelerin bir kısmı sakinlik içerirken bazıları da adrenalini zirvede yaşama imkanı sunuyor. Macera dolu aktivite denildiği zaman ise akla kesinlikle Kaş ATV Safari turları da geliyor. Sizi Kaş’ın eşsiz doğası ile buluşturan Kaş ATV Turu ile eğlenceyi zirvede yaşamanız mümkün. Aynı zamanda doğa ile iç içe keyifli vakit geçirme imkanı da elde edebilirsiniz. ATV turu programların içinde serinlemeniz için genelde yüzme molaları da bulunuyor.

Kuş gözlemciliği de bölgenin öne çıkan aktivite seçenekleri arasında yer alıyor. Keskin gözlü kuş gözlemcileri özel olarak korunan alanda kara kızılkuyruklar, arı yiyenler, tepeli tarlakuşları, kara kulaklılar ve çulluklar görebilir. Ayrıca bölgede chiffchaff, karabaşlı kiraz kuşları ve ortak şahinleri de görmeniz mümkün.

Antalya Kaş bisiklet turu yapanlara da hitap ediyor. Burada dağ bisikleti kiralayarak doğanın güzelliklerini yakından keşfedebilirsiniz. Bölgede hizmet veren pek çok bisiklet turu şirketi bulunuyor. Her biri farklı rotalar sunduğu için alternatifleri inceleyerek planlama yapabilirsiniz.

Binicilik de Kaş’ta yapılacak aktivitelerden biri olarak öne çıkıyor. Sakin gibi görünen ancak macera dolu bir deneyim vadeden binicilik bölge son derece popüler. At sırtında hem yamaçlara hem de nehir yataklarına doğru ilerleyebilirsiniz. Dilerseniz Patara Plajı boyunca dörtnala da gidebilirsiniz.

Akdeniz’in en şirin ilçelerinden biri olan Kaş merkezde yapılacaklar konusunda da zengin alternatiflere sahip. Şehir merkezini gezerken hem çiçeklerle hem de ağaçlarla kaplı sokaklarda huzurun tadını çıkarabilirsiniz. Mis kokan çiçeklerin hakim olduğu sokakları gezerken sevdikleriniz için hediyelik eşyalar satın alabileceğiniz çok sayıda dükkan bulabilirsiniz. Şehir merkezi civarında bulunan butik kafelerde veya restoranlarda da gün yorgunluğunu atabilirsiniz.

Akdeniz mutfağının enfes örneklerinin sunulduğu Kaş’ta zeytinyağlı yemekler yoğun ilgi görüyor. Kefal, ıstakoz, lagos ve palamut gibi deniz mahsülleri de Akdeniz mutfağında karşınıza çıkabilecek lezzetler arasında bulunuyor. Bölgede hemen herkesin damak tadına uygun hizmet veren farklı restoranlar var. Büyük kısmı sahil kenarında konumlanan işletmelerde göz alıcı Akdeniz manzarasını seyrederek kahvaltı, öğle ve akşam yemeklerinizi yiyebilirsiniz.

Kaş’ta Eşsiz Bir Tatil İçin Villa Kiralama

Kaş’ta yapılacak aktivitelerin tadını tam anlamıyla çıkarabilmek için konaklama tercihinizi de iyi yapmalısınız. TatildeKirala ile Kaş kiralık villa seçenekleri arasından size en uygun olanını seçerek rahat ve konforlu bir tatil geçirebilirsiniz.

seçenekleri sayesinde özel havuzlu, deniz manzaralı ve tam donanımlı villalarda kalabilir, Kaş’ın doğal güzelliklerinin tadını çıkarırken aynı zamanda ev konforunu aratmayacak bir tatil deneyimi yaşayabilirsiniz.

Siz de tarih, kültür, lezzet, doğa ve eğlence dolu vakit geçirip seyahatinizin her anından maksimum düzeyde keyif almak isterseniz, tatil planlarınıza Kaş’ı ekleyebilirsiniz. TatildeKirala ile 

 rezervasyonunuzu hemen yapın, unutulmaz bir tatil deneyimine adım atın!

Kaş’ta keşfedilecek en güzel 10 aktivite! Doğa, deniz ve macera dolu deneyimler için yapabileceklerinizi Tatildekirala rehberinde öğrenin.

Kaş'ta Yapılacak En Güzel 10 Aktivite

Gaziantep’te Gezilecek Yerler: Tarih, Kültür ve Lezzetin Kalbinde 10 Harika Durak

Türkiye’nin en köklü şehirlerinden biri olan Gaziantep, zengin tarihi, kültürel mirası ve benzersiz lezzetleri ile ziyaretçilerini büyüler. Güneydoğu’nun bu güzel şehrinde, her köşede keşfedilmeyi bekleyen bir hikaye, tadılması gereken bir lezzet ve hayranlık uyandıran bir manzara bulunur. Şimdi, Gaziantep’te mutlaka görmeniz gereken 10 harika yeri birlikte keşfedelim!

pexels-abdulgafur-ogel-619359636-17683306 (1).jpg

Gaziantep’in en gözde turistik noktalarından biri olan Zeugma Mozaik Müzesi, dünyanın en büyük mozaik müzelerinden biri olma özelliğini taşır. Burada, antik Zeugma kentinden çıkarılan ve muhteşem detaylara sahip mozaik eserleri yakından inceleyebilirsiniz. Çingene Kızı Mozaiği, müzenin simgesi haline gelmiş ve ziyaretçilerin en çok ilgisini çeken eserlerden biridir.

Gaziantep’in simgelerinden biri olan Gaziantep Kalesi, şehrin merkezinde yer alır ve köklü tarihiyle dikkat çeker. Kaleden şehrin panoramik manzarasını izlemek oldukça etkileyici bir deneyim sunar. Kalenin çevresindeki tarihi yapılar ve sokaklar, şehrin geçmişine dair önemli ipuçları taşır.

Gaziantep’in geleneksel el sanatlarını ve zanaat kültürünü yakından tanımak isteyenler için Bakırcılar Çarşısı ideal bir duraktır. Bu tarihi çarşıda, el emeği göz nuru bakır işçiliği ile yapılan ürünleri bulabilir, ustaların çalışma süreçlerini izleyebilirsiniz. Çarşı, otantik atmosferiyle adeta zamanda yolculuk yapıyormuşsunuz gibi hissettirir.

Fırat Nehri’nin kıyısında yer alan Rumkale, hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile büyüleyici bir yerdir. Buraya tekne turları ile ulaşabilir, kalenin tarihi kalıntıları arasında dolaşabilir ve Fırat Nehri’nin eşsiz manzarasını seyredebilirsiniz. Rumkale, tarih ve doğa tutkunları için unutulmaz bir deneyim sunar.

Gaziantep’in en eski kahvehanelerinden biri olan Tahmis Kahvesi, 1635 yılında kurulmuştur ve şehrin kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Burada, menengiç kahvesi eşliğinde tarihi atmosferin tadını çıkarabilir, yerel halkla sohbet edebilirsiniz. Tahmis Kahvesi, hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak noktalarından biridir.

Gaziantep mutfağının zenginliğini ve yemek kültürünü yakından tanımak isteyenler için Emine Göğüş Mutfak Müzesi harika bir ziyaret noktasıdır. Müzede, Gaziantep’in ünlü yemeklerinin yapım aşamalarını öğrenebilir, geleneksel mutfak eşyalarını inceleyebilirsiniz. Bu müze, gastronomi meraklıları için mükemmel bir duraktır.

Gaziantep’in tarihine ışık tutan Gaziantep Arkeoloji Müzesi, Paleolitik Çağ’dan Osmanlı dönemine kadar uzanan geniş bir koleksiyona ev sahipliği yapar. Müze, bölgenin zengin tarihini ve arkeolojik mirasını keşfetmek için önemli bir kaynaktır. Tarih severler için Gaziantep’te mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir mekandır.

pexels-tkirkgoz-16531469 (1).jpg

Yesemek Açık Hava Müzesi, Gaziantep’in İslahiye ilçesinde yer alır ve Hitit dönemine ait taş ocağı ve heykel atölyesi olarak bilinir. Bu açık hava müzesinde, antik döneme ait taş heykelleri ve rölyefleri yakından görebilir, Hitit sanatının inceliklerini keşfedebilirsiniz. Yesemek, tarihe meraklı ziyaretçiler için büyüleyici bir deneyim sunar.

Gaziantep’in kuzeyinde yer alan Dülük Antik Kenti, Türkiye’nin en eski yerleşim alanlarından biridir. Bu antik kentte, tarih öncesi dönemlerden kalma tapınaklar, kaya mezarları ve diğer arkeolojik kalıntılar bulunur. Dülük Antik Kenti, tarih tutkunları için kaçırılmaması gereken bir destinasyondur.

Türkiye’nin en büyük hayvanat bahçelerinden biri olan Gaziantep Hayvanat Bahçesi, geniş bir alana yayılmıştır ve birçok hayvan türüne ev sahipliği yapar. Özellikle çocuklu aileler için harika bir gezi noktası olan bu hayvanat bahçesinde, çeşitli hayvanları yakından görebilir ve keyifli bir gün geçirebilirsiniz.

pexels-samerdaboul-15522876 (1).jpg

Gaziantep, zengin tarihi, kültürel dokusu ve mutfak lezzetleri ile ziyaretçilerine unutulmaz anılar sunan bir şehirdir. Bu rehberde yer verdiğimiz 10 harika nokta, Gaziantep’i keşfetmeye başlamak için mükemmel duraklar sunuyor. Şehrin tarihini, kültürünü ve mutfak mirasını daha yakından tanımak için Gaziantep'i mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Gaziantep'te daha fazla keşfedilecek yer ve öneriler için tatildekirala.com web sitemizi ziyaret edebilir, detaylı rehberlerimizle tatilinizi planlayabilirsiniz. Keyifli geziler dileriz!

İzmir’de Gezilecek Yerler: Tarih ve Doğanın İç İçe Olduğu 10 Harika Nokta

İzmir, Ege'nin incisi olarak bilinir ve tarih, kültür ve doğal güzellikleri ile ziyaretçilerine unutulmaz anılar sunar. İzmir’in tarihi dokusu ve modern yaşamı bir arada sunan yapısı, her yıl milyonlarca turisti ağırlar. Bu yazıda, Konak Meydanı’ndan Alaçatı’ya kadar İzmir’de gezilecek en önemli 10 yeri keşfedeceksiniz. Hadi başlayalım ve İzmir’in büyüleyici noktalarını birlikte keşfedelim!

izmir1.webp

İzmir’in sembolik yerlerinden biri olan Konak Meydanı, İzmir Saat Kulesi’ne ev sahipliği yapar. 1901 yılında inşa edilen bu tarihi kule, şehrin en önemli buluşma noktalarından biridir. Meydanda ayrıca Konak Yalı Camii ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Binası gibi önemli yapılar da bulunur.

İzmir’in en eski ve en büyük çarşılarından biri olan Kemeraltı Çarşısı, alışveriş ve lezzet durakları ile ünlüdür. Burada yer alan küçük dükkanlar, antikacılar, baharatçılar ve kafeler, ziyaretçilere otantik bir deneyim sunar. Tarihi Kızlarağası Hanı’nı da ziyaret etmeyi unutmayın.

İzmir’in en popüler bölgelerinden biri olan Alsancak, canlı gece hayatı, restoranları ve kafeleri ile ünlüdür. Kordon Boyu ise yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ve deniz manzarasının tadını çıkarmak için ideal bir yerdir. Burada yer alan çim alanlarda piknik yapabilir ve gün batımını izleyebilirsiniz.

İzmir’e yakın konumda yer alan Efes Antik Kenti, dünyanın en iyi korunmuş antik kentlerinden biridir. Artemis Tapınağı, Celsus Kütüphanesi ve Büyük Tiyatro gibi önemli yapıları keşfederek antik dönemin büyüsünü hissedebilirsiniz. Efes, tarih severler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir.Şirince Köyü

Efes Antik Kenti’ne yakın konumda yer alan Şirince Köyü, tarihi evleri ve şarapları ile ünlüdür. Dar sokakları ve taş evleri ile ziyaretçilerine nostaljik bir atmosfer sunar. Şirince’de yerel ürünleri tatmak ve alışveriş yapmak için birçok butik ve pazar yer alır.

izmir2.webp

İzmir Arkeoloji Müzesi, bölgenin zengin tarihini ve kültürel mirasını keşfetmek için ideal bir yerdir. Müzede, Tunç Çağı’ndan Roma dönemine kadar birçok eserin sergilendiği geniş bir koleksiyon bulunur. Müze, İzmir’in tarihi ve arkeolojik zenginliklerini gözler önüne serer.Karşıyaka

İzmir’in en hareketli ve popüler semtlerinden biri olan Karşıyaka, alışveriş merkezleri, restoranlar ve kafeler ile doludur. Karşıyaka Çarşısı’nda alışveriş yapabilir, sahilde yürüyüş yapabilir ve deniz manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Karşıyaka, özellikle akşamları oldukça canlıdır.

İzmir’in en ünlü tatil beldelerinden biri olan Alaçatı, taş evleri ve rüzgar sörfü plajları ile ünlüdür. Dar sokakları, butik otelleri ve restoranları ile Alaçatı, hem yerli hem de yabancı turistler tarafından sıkça ziyaret edilir. Ayrıca, Alaçatı’nın ünlü yel değirmenlerini de görmeden dönmeyin.

Çocuklu aileler için harika bir ziyaret noktası olan İzmir Doğal Yaşam Parkı, geniş bir alanda yer alan birçok hayvan türüne ev sahipliği yapar. Parkta yürüyüş yapabilir, piknik alanlarında dinlenebilir ve hayvanlarla keyifli vakit geçirebilirsiniz.Foça

İzmir’in sakin ve huzurlu tatil beldelerinden biri olan Foça, temiz denizi ve doğal güzellikleri ile ünlüdür. Eski Foça ve Yeni Foça olarak iki bölgeye ayrılan Foça’da, tarihi taş evleri ve plajları keşfedebilirsiniz. Ayrıca, Foça’da yer alan balık restoranlarında taze deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz.

İzmir’in tarih ve doğal güzelliklerin iç içe olduğu, her zevke hitap eden çok sayıda gezilecek yer sunan bir şehir olduğunu söyleyebiliriz. Bu rehberde yer verdiğimiz 10 harika nokta, İzmir’i keşfetmeye başlamak için mükemmel duraklar arasında bulunuyor. Şehrin zengin kültürel mirasını ve doğal güzelliklerini deneyimlemek isteyenler için bu şehir, eşsiz bir tatil deneyimi sunuyor.

İzmir'de daha fazla keşfedilecek yer ve öneriler için tatildekirala.com web sitemizi ziyaret edebilir, detaylı rehberlerimizle tatilinizi planlayabilirsiniz. Mutlu geziler!

Antalya’da Gezilecek Yerler: Tarih ve Doğanın İç İçe Olduğu 10 Harika Nokta

Antalya, Türkiye’nin turizm başkenti olarak bilinir ve ziyaretçilerine tarih, doğa ve kültürü bir arada sunar. Muhteşem plajları, antik kentleri ve doğal güzellikleri ile Antalya, her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor. Bu yazıda, Kaleiçi’nden Düden Şelalesi’ne kadar Antalya’da gezilecek en önemli 10 yeri keşfedeceksiniz. Hadi başlayalım ve Antalya’nın büyüleyici noktalarını birlikte keşfedelim!

antalya2.webp

Antalya’nın tarihi merkezlerinden biri olan Kaleiçi, dar sokakları ve tarihi evleri ile ziyaretçilerini büyüler. Osmanlı ve Selçuklu döneminden kalma yapıları, taş döşeli yolları ve limanı ile Kaleiçi, şehrin en canlı ve turistik bölgelerinden biridir. Burada yer alan butik oteller, restoranlar ve dükkanlar, ziyaretçilere keyifli bir deneyim sunar.

Antalya’nın doğal güzelliklerinden biri olan Düden Şelalesi, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda bulunur. Şelalenin hem yukarı hem de aşağı kısmını ziyaret edebilirsiniz. Düden Şelalesi’nin çevresinde yürüyüş yapabilir, piknik yapabilir ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz.

Antalya’nın en popüler plajlarından biri olan Konyaaltı Plajı, mavi bayraklı denizi ve geniş kumsalı ile ünlüdür. Plajda güneşlenebilir, denize girebilir ve su sporları yapabilirsiniz. Ayrıca, plaj boyunca yer alan kafe ve restoranlarda keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Antalya’nın Serik ilçesinde yer alan Aspendos Antik Tiyatrosu, Roma döneminden kalma en iyi korunmuş tiyatrolardan biridir. Tiyatro, günümüzde de çeşitli etkinlikler ve konserler için kullanılmaktadır. Aspendos Tiyatrosu’nu ziyaret ederek, antik dönemin atmosferini hissedebilirsiniz.

Antalya’nın en güzel bölgelerinden biri olan Olympos, tarihi antik kenti ve doğal güzellikleri ile dikkat çeker. Antik kent kalıntılarını keşfettikten sonra Olympos Plajı’nda denizin ve güneşin tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca, bölgedeki ağaç evlerde konaklayarak doğayla iç içe bir tatil yapabilirsiniz.Antalya Müzesi

Kategori : Muğla

Balayınız için Farklı Bir Alternatif: Bodrum Balayı Villaları

Bodrum’daki Havuzlu Villaları Sizin için Listeledik