Ege Denizi Balık Türleri & Ege’nin Meşhur Balıkçıları

Ege’nin Meşhur Balıkçıları

Tatil yapmak, özellikle çalışanların neredeyse tüm kış ayları boyunca hayallerini süsler. Kimileri için tatil sadece dinlenmektir kimileri içinse eğlence! Her ne olursa olsun tatillerin vazgeçilmezlerinden biri ise yemeklerdir.

Ege kıyılarına yapacağınız rahatlatıcı bir yaz tatilinde, tatilin yoğunluğunu sahil kenarında ufak bir balıkçı restoranında atabilirsiniz. Ege balıkçı köyleri hem tatilin yoğun temposundan uzaklaşmanızı hem de Ege mutfağının lezzetlerini yakından hissetmenizi sağlayacak. Özellikle teknolojinin de gelişmesi ile birlikte birçok kişi de tatilde karşılaştığı doğal güzellikleri ve görülmesi gereken yerleri diğer insanlarla çok daha rahat şekilde paylaşabiliyor. Siz de hazırladığımız 6 farklı köyden oluşan Ege balıkçı köyleri listesi sayesinde, tatiliniz sırasında yazlık bölgelerin meşhur balıkçı köylerinin bir listesini hazırlayabilirsiniz. Böylece yaz tatili sırasında Ege’nin meşhur balık yemeklerinin de tadını çıkarabilir, unutamayacağınız bir yaz tatili geçirebilirsiniz. Peki, Ege bölgesinin en meşhur balıkçı köyleri hangileridir?

Ege Balıkçı Köyleri

Tirilye (Bursa)

Tirilye, özellikle son yıllarda popüler hale gelmeyen balıkçı köyleri arasında yer alıyor. Eski yıllarda Rumlar tarafından kurulan köy, o yıllarda tamamen balıkçılık üzerine çalışıyordu. Bundan yıllar sonrasında ise günümüz Tirilyesi de benzer şekilde ufak balıkçı restoranları bulunan ve birkaç günlük Ege gezisinde kişilerin dinlenmek için uğradığı bir nokta olarak karşımıza çıkıyor.

Tirilye’nin en büyük özelliklerinden bir tanesi, Alaçatı ve benzeri tatil noktalarının yaklaşık 20 yıl kadar önceki hallerine benziyor olması. Günümüzde Alaçatı’da yapılan birçok restorasyon ve yenilik çalışması ortamın doğallığının bozulmasına neden olmuş ve tamamen gelecek turistlerin sayısının arttırılması amaçlanmış. Her ne kadar ortam ve atmosfer yüzünden Alaçatı hala meşhur olsa da çoğu kişi yaptığı tatilden beklediği keyfi alamıyor. Ancak Tirilye, Alaçatı’nın sadece İzmirliler tarafından hafta sonunu rahat geçirmek için uğranılan hali ile benzerlik gösteriyor. Köyün hala kullanılan tarihi evleri, içten ve samimi halkı ve leziz balık yemekleri hayalinizdeki yaz tatilini yaşamanıza yetiyor.

Eski Foça (İzmir)

Foça sokakları, günümüz mimarisinden farklı olarak tarihin tüm detaylarını yansıtıyor. Yeni Foça bölgesinde, günümüze daha yakın tarihlerde yerleşime başlandığı için bu bölgedeki hem evler hem de sokak tarzı daha günümüz mimarisine yakın şekilde. Ancak Eski Foça’da ara sokaklarda gezerken tarihin detaylarını tüm vücudunuzda hissetme şansınız bulunuyor. Yapacağınız ufak bir yürüyüş sırasında bile yürüyüşünüzü zenginleştirecek mimari detaylar ile karşılaşabilirsiniz.

Eski Foça’da 11. yüzyıldan günümüze kadar ayakta kalmayı başaran Beşkapılar Kalesini ziyaret edebilirsiniz. Kale ismini şehir girişlerini oluşturan beş adet giriş kapısından almaktadır. Kaleye yapacağınız ufak bir ziyaretin ardından birkaç dakika boyunca ara sokaklarda yapacağınız yürüyüşler ile Eski Foça limanına ulaşabilirsiniz. Liman kesimi de büyük şehirlerden farklı olarak ufak köylerin tüm sıcaklığını yansıtıyor. Sahil şeridinde bulunan balıkçılarda ise yanı başınızdaki denizin tadını çıkarabilirsiniz. Birbirinden farklı balıkların sunulduğu bu restoranlarda, büyük restoran zincirlerinin yoğun havasından kurtularak rahat bir akşam yemeğinin tadını çıkarabilirsiniz.

Seferihisar (İzmir)

Eski adı ile Sığacık olarak bilinen Seferihisar, İzmir’in en şirin ilçelerinden biridir. Kentleşmenin oldukça düşük olduğu bölge, Türkiye’nin en sakin bölgesi olarak seçilmiştir. Bölge halkının içtenliği, doğanın çekiciliği ve eşsiz yemekleri ile Seferihisar, özellikle yoğun iş hayatından bir günlüğüne de olsa kaçmak isteyenlerin ilk tercihleri arasında yer alıyor. Seferihisar’da doğanın güzelliğini sonuna kadar hissedebileceğiniz gibi aynı zamanda Ege tatilinizde bir gününüzü ayırarak bölgedeki tarihi eserleri de keşfedebilirsiniz.

Seferihisar’da genellikle milattan önce 1000’li yıllara kadar dayanan eserler yer almaktadır. Tarih severler için bulunamayacak bir nimet olan bölgede eski yıllardan kalan antik kentlerin kalıntılarını keşfedebilir, Seferihisar Kalesini ziyaret ederek bölge tarihi hakkında daha yakından bilgi alabilirsiniz. Tarih gezisinin ardından Seferihisar’ın şirin evlerinden oluşan sokaklar arasından sahil kısmına ulaşarak deniz kenarında gününüzü sonlandırabilirsiniz. Bölgede bulunan balıkçı restoranları, Ege mutfağından farklı damak tatlarına uygun birçok lezzeti bir araya getiriyor.

Kaleköy (Antalya)

Antalya’nın Demre ilçesine bağlı olan Kaleköy, ülkemizin karayolu ile ulaşılamayan sayılı köyleri arasında yer alıyor. Ulaşımın sadece deniz yolu ile gerçekleştirilebilmesi, bölge mimarisinin de mümkün olduğu kadar korunmasını sağlıyor. Kaleköy’de ziyaret edebileceğiniz birçok tarihi yapının yanı sıra bölgenin doğal güzelliğini de keşfederek keyifli bir yaz tatili geçirebilirsiniz. Bölgede büyük otellerden ziyade genellikle ev ve villa kiralama ile konaklamalar gerçekleştiriliyor. Sahil kesiminin dinlendirici manzarasında geçireceğiniz birkaç gün, tüm yılın yorgunluğunu üzerinizden atmanıza yetiyor. Kaleköy’de sahil kesiminde yerleşim olmayan alanlarda genellikle antik evler ve çeşitli tarihi yapılar bulunuyor. Adanın bulunduğu tepede ise denizden 400 metre yükseklikteki kale, tüm heybeti ile ziyaretçilerini bekliyor.

Kaleköy, günümüzde birinci dereceden tarihi ve doğal sit alanı olarak ilan edilmiş durumda. Bu nedenle bölgede tarihi mimariyi bozan yapılar da görülmüyor. Birkaç farklı restoran ve sahil kesimindeki yürüyüş yolu dışında Kaleköy’de tarihi Rum evlerini ziyaret edebilir ya da adanın tepesinde bulunan kaleden tüm Antalya manzarasını keşfedebilirsiniz. Siz de tarihin doğa ile buluştuğu bir yaz tatili geçirmek istiyorsanız, Kaleköy’ü tercih edebilirsiniz.

Gölyazı (Bursa)

Bursa’nın tarih kokan ilçesi Gölyazı, bulunduğu yarımadanın tüm tarihi eserlerinin yanı sıra bölgede yaz tatili geçirmek ve dinlenmek isteyenlerin de uğrak noktaları arasında yer alıyor. Bölgedeki tarihi eserlerin yapımı 6. yüzyıla kadar uzanmakla birlikte, çeşitli antik şehirler de bu yarımadada yer almaktadır. Her ne kadar bölgenin gezilmesi gereken tarihi eserleri ön plana çıksa da Gölyazı’nın bir diğer özelliği ise doğanın cennetten bir köşesi olabilecek güzellikteki sahil şeridi. Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerin yoğunluğundan birkaç gün uzaklaşmak ve kendinize benzersiz bir yaz kaçamağı yapmak istiyorsanız, Gölyazı’yı gezi listenizde mutlaka bulundurmanız gerekiyor.

Gölyazı’nın sahil şeridinde uzun yürüyüşler yaparak ruhunuzu dinlendirebilir, kendinizi Ege’nin serin sularına bırakabilirsiniz. Akşam saatlerinde ise bölgedeki yerel restoranlara uğrayarak Ege mutfağının eşsiz lezzetlerini tadabilirsiniz. Gölyazı’da bulunan meşhur balıkçıları tarafından hazırlanan taze balık yemekleri ile unutamayacağınız lezzetleri tadarak, hayalinizdeki balık keyfini çıkarabilirsiniz. Ege’deki diğer meşhur balıkçı bölgelerinden farklı olarak Gölyazı, kendi yarımadasında oldukça farklı bir deneyim sunuyor. Karayolu ile ulaşım ise Bursa’nın Ulubat Gölü yolu üzerinden gerçekleşmektedir.

Datça (Muğla)

Muğla’nın özellikle yaz aylarında milyonlarca turistin akınına uğrayan ilçesi Datça, hem tarihi ve kültürel mirasları hem de benzersiz doğası ile dikkatleri üzerine çekiyor. Datça’da bulunan farklı birçok tarihi eser, benzersiz yapıları ile dikkat çekerken şehir merkezinde bölgenin kendine özgü mimarisini de keşfedebilirsiniz. Datça’nın dar sokakları ülkemiz sınırları içerisinde tarih boyunca en az değişime uğramış mekanlar arasında yer alıyor.

Datça’nın tarih kokan sokaklarının yanı sıra merkez kesiminde bulunan liman bölgesi de özellikle akşam saatlerinde yapılacak yürüyüşler için idealdir. Datça limanı çevresinde, akşam saatlerinde serin havanın tadını çıkarabilir, bölgedeki tarihi yapıların eşliğinde huzur dolu yürüyüşler gerçekleştirebilirsiniz. Datça’nın bu kadar popüler olmasındaki bir diğer etken ise bölgedeki yerel balıkçı restoranlarıdır. Her ne kadar tüm dünya mutfaklarından restoranlar bulabilecek olsanız da bölgenin kendi denizlerinden çıkarılan balıkların tadına bakabilir ve Ege mutfağının balık şölenini kendiniz deneyimleyebilirsiniz. Ege’nin kendine has balık türlerinden oluşan balık yemekleri ve salataları ile siz de hayalini kurduğunuz sofralarda yaz tatilinizi geçirebilirsiniz.